Londra’daki camiye imam olarak gönderilmişti. Görevine gitmek için hep aynı otobüse biniyor ve çoğu zaman aynı şoföre rastlıyordu. Bir gün, bilet alırken otobüs şoförü yanlışlıkla 20 kuruş fazla verdi. Yanlışlığı oturup parasını sayınca fark etti. Kendi kendine düşündü “20 kuruşu geri versem mi şoföre?”. Ama içinden bir ses diyordu ki “Çok az bir para ve şoförün umurunda değil. Otobüs şirketi çok kazanıyor zaten, sadece 20 kuruş onlara bir şey yapmaz. Bu parayı vermeyebilirim.”. “Sanki Allah’tan gelen bir hediye gibi kabul edeyim.” diye düşündü.
İneceği durağa gelince kalktı… Fikrini değiştirmişti… İnmeden önce şoförün yanına giderek, 20 kuruşu geri uzattı “Paranın üstünü fazla verdiniz.” Otobüs şoförü gülümsedi ve dedi ki:
“Siz caminin yeni imamısınız değil mi? Aslında sizi uzun zamandır caminizde ziyaret etmek istiyordum, İslâm’ı öğrenmek için… Bilerek size fazla para verdim. Nasıl tepki vereceğinizi görmek istedim.”.
    Yeni imam inerken artık bacaklarını hissetmiyordu, yere yığılacak gibiyken bir direğe tutundu ve kendine gelmeye çalıştı. Gözlerinden yaşlar dökülerek gökyüzüne baktı ve dedi ki: “Allah’ım, az kalsın İslâm’ı 20 kuruşa satıyordum”.